Sunday, 15 April 2018

Türkçe Cümlede Anlamın Oluşması

Türkçe Cümlede Anlamın Oluşması

Cümle kimin(özne) neyi(nesne) nasıl(zarf) ile yaptığını belirtir.
Cümlenin anlamı öncelikle özne-nesne ve fiil tarafından belirlenir.
Zarf nerede, ne zaman, nasıl gibi yan bilgileri iletir.

Fiil ekleri eyleme ilişkin zaman, yapan şahıs ve edilgenlik belirtir.
Fiilden oluşturulan isim, sıfat, zarflar vardır, bunlara fiilimsi denir.

Otomatik cümle anlamı algılanmasında belirleyici olan unsur özne ve nesnelerin
doğru ayırt edilmesidir.  Fiil edilgenlik eki özne olabilecek bir ismi
nesneye çevirebilir.

Fiilin kendine ait bir geçişkenlik özelliği vardır.  Bu özellik o fiilin
nesne (tr.), özne(intr.), herikisi birden(tr.intr.)  ile
birlikte kullanılabileceğini belirtir. (tr.intr.) özelliği olan fiiller
bunları teker teker (tr. ya da intr.)'de kullanabilirler.

Fiilin şahıs eki, onu yapan kişiyi belirtir.  Şahıs eki eğer *onlar ise
 ve ilgili kelimesi çoğul ('Adamlar') ise 'Adamlar' kelimesi öznedir.
Şahıs eki *o değilse, ve örn. 'verirsin' fiilinde *sen şahıs eki ile
yapılan cümle 'sen' zamirini kullanmamışsa, karşılaşılan isim nesnedir.
Burada eğer 'Sen topu verirsin' en kolay, 'topu verirsin' daha zor (ama
top+u i-hali eki kolaylaştırıcı, 'top verirsin' en zor haldir.  İşte burada
*sen eki -sin'in bulunması varsayılan özne sen'e işaret eder. 'Top'
kelimesi takısız olduğu halde kesinlikle nesnedir.

Şahıs eki ile ilgili sorun, *o durumundadır. *o üçüncü şahıs belirttiği için
örn. yukarıda 'Top' u da belirtir. *o ekinde şahıs ayırtediciliği yoktur.

Bir diğer sorun, fiil geçişkenliklerinin birçok durumda (tr.intr.) olmasıdır.
'Nesne geçişken' ve 'Özne Geçişkenliği' cümleyi anlamada her zaman belirleyici
değildir.  Zaten insanlarda Türkçe cümleyi anlarken geçişkenliğe özel olarak
bakmazlar.

Öyle ise otomatik anlama nasıl gerçekleştirilebilir?

İnsanlar gibi yaparak.  Türkçe'de kullanılan deyimlerin bolluğu dikkat çekici.
İnsanlar Çince'de karışık sembollerin kullanılması gibi ama sözlü anlamda
farklı kelimeleri yan yana getirerek, bunları ezberliyorlar ve çeşitli anlamlarda
deyim olarak kullanıyorlar.

Peki, deyimler otomatik anlam bulmada nasıl kullanılabilirler?  Yukarıda bahsetmiş
olduğum, (tr.intr.) fiilin hem (tr.) hem (intr.) kullanımları aslında aynı deyimin
farklı kullanımları...

Kalıpların daha kuvvetli bir başka kullanımı ise:
Düz yazı için.
Ali topu attı.   Özne - Nesne - Fiil
Ali attı topu.   devrik
Ali attı.

Şiirsel:
Topu - Ali - attı.
Topu attı Ali.
Attı Ali topu.
Attı topu Ali.

Şiirsel olanlar için yapılacak fazla bir şey yok.  Onlar zaten düz yazının
kalıplarını kırmak için yapılıyor.

Yukarıdaki üç kalıpla iş bitmiyor tabii:
Ali topu hızlı attı.
Ali hızlı attı topu.
Ali hızlı attı.   ve tüm diğer indirgenmemiş haller isim, sıfat, fiil->zarf gibi...

Bir diğer önemli sorun alt cümleler ve onlara ilişkin fiilimsiler. 
Bu fiilimsilerin şahıs ekleri yok.
Öğretmen gelirken topu attı.  'gelirken' şahıs eki yok. *o bile değil.  Bu durum
Öğretmen, gelirken topu attı.  şeklinde Öğretmen öznesinin ilgili fiilini bulup
ordan *o şahıs ekini alıp onunla Öğretmen'in özne olduğunu tespit etmeyi gerektiriyor.
Aslında kalıp yaklaşımı bunu daha kolay çözüyor.  'gelirken' zarf olduğu için
bu 'Ali hızlı attı topu' kalıbına uyuyor.

Yakında Türk dilinin bütün unsurlarını içeren ilk Türkçe Parser'ı duyurabilmek
dileği ve kararlılığıyla.

Ali R+